Toplantı odasına kahve yazdıran beyaz yakalı

    
     Merhaba, daha önce de bahsettim ya torna tezgahı üreten bi patron şirketinde çalışıyorum ben. Tesfiyeden sorumlu mühendisim. Full akbilim, sodexom var yani o derece. Neyse konuya gelelim. Size önce yüzüklerin efendisindeki orklardan bahsetmek istiyorum. Biliyosunuz bu keratalar ölü elflerden türetilen barbar mahlukatlardır, tavuk eti insan eti dinlemez bişirmeden yer, su niyetine kan içerler, çerez niyetine hobit gulağı yerler. Birbirlerine sümüklerini siler hatta sümüğünü yiyenler de vardır diyorlar. Hah şimdi diceksin ki niye anlatıyosun lan bunu. Biliyosun bi de beyaz yakalı diye bi ırk var. Bu beyaz yakalılar da ölü orkların yiyip de sıçamadığı insan kemiklerinden türetilmiş mahlukatlardır.Lanetlidir bunlar gün ışığına çıkamazlar. Kimisi ekmek parası napsın çalışıo der ama yemezler lanet var üzerlerinde lanet ondan.. Sadece sigara molasıyla gün ışığına çıkma bahşedilmiştir bu ırka.  En belirgin özellikleri de beleş çaya, şirketten hediye çikolataya ruhunu satmalarıdır .. Hediye çeki gördü mü Minastrith niyetine insan kaynaklarına saldırırlar dört beş koldan. Yılbaşında kargo geldi maili düştü mü nazgül niyetine çaycıya binip daha kargonun girişi yapılmadan havada kapar pakedi deyüsler. Burdan yola çıkarak size bi anımı anlatıcam. Geçen finans şefi Refik Bey, tabi yersen, hadi dedi toplantı yapıyoruz gençler. Neyse roar harhss rüeheararah ! diye diye gittik hedehödö torq toplantı odasına. Bu arada dikkat ettiysen toplantı odalarımız cikstir yani. İsimleri torq, tuna, gerk falan.. Geğirmedim, toplantı odasının adı o. Ha bi de kişileştirdik ya toplantı odasını isim vererek, pzevenge bi de mail atıyoruz toplantıdan önce uygun mu diye sanki misafirliğe gidiyoruz da ekibe yeni gelen adama evin çocuğuna misafirliğe gidilcek aileyi aratır gibi yoklatıyoruz odayı.. Neyse dağıttık biraz pardon .. Oturduk toplantı odasına. İşte o iyi gidiyor, bu güzel, burda iyiyiz, şunda bku yedik derken çaycı geldi odaya. Ortalık birden sessizleşti, kapı yavaş yavaş açıldıı ve istari ışığı gibi çaycının suratı parladı birden. İstari ışığını gören beyaz yakalılar inlerinde kıpırdanmaya, huzursuzlanmaya başladı. Yeni gelen goblinler direk duble kahve istedi. Eski dünya orkları sodayla yetindi, acı darbeyi de Lurtz ortaya püskevit tabağıyla koydu. Nihayetinde toplantı odasında içilenler, yenenler şirkete yazılır, kuraldır bu. Barbarlığa doyan beyaz yakalılar çay kahve gelene kadar insan taklidi yapıp biraz iş konuştular.. Neyse bu böle beyaz yakalıların çağı sona erip de hobitlerin çağı başlayana kadar böle devam etti. Burda dikkat etmen gereken husus şu ki adam toplantıya en az yarım saat kala ne çay içiyo ne kahve. Hayır yani haftada iki toplantın olsa birinde çay birinde kave içsen 2 lira hadi, bir ayda 8 lira denyo.. Neyin peşindesin ayda 8 lirayla mortgage a girip ev mi alcan suadiyeden.. Al ev hıh , al alırsın.. İşte sevgili takipçi böle üçün beşin hesabını görünce diyorum ki bazen atiym şu yeşil banknotu mordor dağına hobitler gibi yaşiym dertsiz tasasız. Yani diyor ki gidiym alplere heidi gibi para nedir bilmeden yaşiym ejderha kaymağı birası içiym.. Hey gidi beyaz yakalı hey adam olmazsın sen olmazsın..

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Şanzelize Cafe

Benim Babam Toyota Gibi Adam - Baban'ın Freni Şişiyo Mu ?

İnceleme - 2016 model Nissan Qashqai 1.6 Litre dci X-Tronic Diesel Otomatik